Tuesday, August 18, 2015

Aksam yorgun argin, De Beauvoir Sokak bitip de Cansu Mini Market'i gordugumde evin cok yakinda oldugunun isaretini almis oluyorum. Sehirdeki her mini marketin Turk/Kurt olusuna alistim, ayrica vize problemlerimi toptan cozene kadar, burayi ulkesi yapmayi becermis her gocmene saygi duymaya devam edecegim kesin.
Bugun yazmak istedigim diger bir sey de hava durumuydu: Hava kapaliydi ve gunes cikmamaya direttikce ruhsal enerjim dustukce dustu. Eve dondugumde her is gununde oldugu gibi bedenen somurulmus olmanin ustune, sebeplerden arinmis bir umutsuzlugum vardi. Oyle bir umutsuzluk ki icinde yoksunluk hissi bile yok, yani ne beklenti ne de yoksunluk kaynakli bir umutsuzluk bu. Ardindan aksam Marina Abramovich ile ilgili bir film izledim, kafamda birseylerin yavas yavas oturdugunu hissettim, garip olmasa gerek ki butun bilgeliklerimi depresif ruh hallerine borcluyum. Ruhumda bir sikinti var, tek basima hayatimi idare edecek gucum var mi bilmiyorum, aylardir zorlandigimda sorumluluklarimi ustune yiktigim B. memleketine geri donuyor, onsuz hayatimin dengesine tekrar ulasmam gerekecek. En kotu tarafi ise o dengenin matah bir denge olmadigini bilmem. Sonunda is bolumunun gerekliligine ikna oldum, ayni farkindaliga ulasmis cesareti ortalamanin uzerinde, ayrica helal sut emmis biri ile uzun vadeli bir ortaklik kurarark, en cok da abimi mutlu etmeye cok olumlu bakiyorum.

No comments: