Duygularimi sorguluyorum, nerdeler diye, ne kadarlar, duygulu biri miyim, yoksa "over the course of time" onlardan arinmis miyim?
En iyi bildigim iki duygu var, birbirinin tam tersi; biri asiri huzursuzluk, digeri ise mutluluk/sevinc. Ilki ile erken tanistim, bir donem hayat bicimin haline geldi. O yuzden, giden-gelen bir duygu modunda degil, karakter bicimi seklinde huzursuzlugu yasadim. O zamanlarda Tanri' ya cok sikayet ettim, mutsuzluktan yapmak istedigim hicbirseyi yapamiyorum diye; Tanri sesimi duydu ve hemen ardindan cok mutlu oldum, bunu da duygu gibi yasamadim. Yillarca, sabahtan aksama uyarici madde kullaniyor gibi bir halim vardi. Arada tanidigim bir hayal kirikligi hissi var, o da her ay vucudumdaki menstruasyon dongusu gibi gelir ve giderdi, ayni seye bakip ust uste hayal kirikligi yasamak garip bir tutarsizlikti. Bunun disinda ne duygular mumkundu de dusuncelere karisip gittiler diye dusunuyorum simdi.
No comments:
Post a Comment