Friday, February 8, 2013

Sivri topuklu ayakkabilar

giyerek enstituye geldim bugun. Kendime iskence yapmak icin degil, pratik yapmak ve ayakkabilarin icinde hangi  hareketleri ne kadar sure yapabiliyorum diye limitlerimi olcmek icin. Cunku bu ayakkabilari yakinda bir is gorusmesinde giymeyi planliyorum ve olasi bir kazaya yer vermemek icin onceden calismalarimi tamamlamam lazim. Tabi bir de G.' nin bir gun icin koket (Turkcesi kokoş) olma fikrini de uygulamis oluyoruz. Eminim kendisi koke olmak icin sozlestigini de unuttu.
Dis kapidan girerken direktorle karsilastik ve asonsor bekledigimi gorunce durumu anlayip belli ki hergunku ayakkabilarin degil dedi. Sonra ben asonsorle o yuruyerek yukari cikip tekrar ic kapida bulusunca muhabbet devam etti. Gule eglene ve alay ederek durumumu anlattim, o da kendimi satmaya calismamam gerektigini soyledi, ben ise  bunun bir tur prosedur oldugunu soyledim. Ikinci direktor de ordan gecerken konusmaya dahil olunca biyik alti gulmeler ve espiriler ile cuma gununun temasi benim topuklu ayakkabi egzersizim oldu. Onumde iki asama kaldi, birincisi cay saatinde yukari cikmak ve kadin eksikligi cektigimiz enstitunun ust kattinda duz ve kaygan zeminde şak-şuk sesler cikararak butun gozleri uzerime cekmek;  ikincisi de eve donmeyi basarabilmek.

No comments: