icinde bilmem kacinci evimdeyim. Bunda en az alti ay ikamet etmeyi planliyorum, sonra maceraperestligim tutarsa baska bir sehre tasinabilirim. Kismi kalicilik hissinden olsa gerek daha cabuk baglandim bu eve. Bugun enstituye gitmek yerine butun gun evden calistim. Yaptigim sey is sayilmasa bile yapilmasi gereken bir seydi. Evin plani biraz garip ama en azindan dibi temiz tencere tavalarla gonul rahatligi ile is yapabiliyorum. Bu da makarna yapmak oluyor. Evet bugun iki ogunde de makarna bazli beslendim ama seviyorum kendisini, makarna denen sey bulunmamis olsaydi simdiki yasima ulasmadan bir noktada besinsizlikten veya basit bir hastaliga yakalanip iyilesememekten olmus olabilirdim. Makarna demisken Italyan arkadasim Nic ile de komsuyuz, ucuncu komsumuz ise bestekar(composer) ve matematikci. Avrupa'da olmanin en cok bu tarafini sevdim, etraf delilerle dolu, iyi anlamda. Iki gun'e Turkiye' ye gidiyorum, Nic simdiden "sensiz ne yaparim" 'in derdine dustu. Birbirimizle benzesen o kadar cok taraflarimiz var ki artik konusmadan da anlasiyoruz. G.'den bir suredir bahsetmiyorum. O da Almanya'da bir konferansa gelmisken Persembe gunu (Turkiye'ye gidis gunum) gezi planlarimi bilmeden ziyaretime gelmeyi teklif etti, her ne kadar kendisiyle tekrar gorusmeyi, konusmayi istesem de gelmemesi daha iyi oldu. Cunku kimsenin kalbi kirilmadan dostlugumuz ya da bazen icten ice romantiklesebilen paylasimlarimiz devam etsin istiyorum. Eskilerden cok iyi tanidigim bir arkadasim kendi eşinden ilham alarak, Almanya' ya gelisimi bir turlu fiziksel aldatmaya zemin hazirlamak olarak yorumlamisti.
Hedefim onu haksiz cikarmak, uzun vadede iliskiyi ciddilestirmek arzularimin bile olmadigi ama son iki yilimi birlikta gecirdigim B.'yi aldatmayi planlamiyorum, ya da aldatmamayı planlıyorum demeli. Neyse ki beraber vakit gecirmeyi sevdigim burdaki insanlara karsi baska tur arzularim yok. Eski mustakbel kayinvalidelerimden biri (aslinda bu kategoriye girecek tek bir insan var) benden ogluna iyi es olmayacagini dusunuyordu, ve dusuncesini de bazen gozyaslari ile dile getirebiliyordu. Kendisini tekrar gormeyi oturup muhabbet edebilmeyi isterim aslinda, tabi oglunu disarda birakacak sekilde. Ona gore cok hirsliydim ve basari hirslari olan bir kadin esini/ailesini birakip hayallarinin pesinden gidebilirdi. O zamanlar kendisinin soyledigi herseye bozulmak ve alingan gelin adayini oynamak durumunda oldugum icin buna da karsi cikmistim ama kadin bir yerde hakliydi. Kendisi de akilli bir kadindi ve buyuk bir hayranlik ya da askla bagli olmadigi esiyle iki cocugunu yetistirmek kutsal gorevi onun icin herseyin onundeydi. O zamanlar kendi arayislarim uzerinden onun durumunu yorumluyor nerdeyse buhran geciriyordum. Simdi nasil, ne hisseder, dusunur merak ediyorum. Belki bir yolunu bulup kendisiyle gorusurum, yillarca aradigim evlerinin telefon numarasi hala aklimda hatta dun gece ruyamda yanlislikla o numarayi ariyor ve kendimi cok da sicak olmayan bir diyalogun ortasinda buluyordum.
No comments:
Post a Comment