tuketiyoruz, yeni bir tadi kesfedip birkac gun tattiktan sonra, o ucuveriyor ve yerine yenisi geliyor. Bes yil onceydi, duvarlar bile can kazanmisti gozumde, o yuzden yalnizlik diye birsey mumkun degildi. Bir Aralik aksam uzerinde, odamdan gordugum gok yuzu oyle guzel konusuyordu ki bana, bu ruya bir gun bitecek diye dusunmekten baska endiselerim yoktu. O sevincli gunu birakip uykuya dalmak istemiyordum, ve emin olamiyordum sabah ayni mutlulukla uyanacagima. Ama korktugum gibi olmuyordu: gunler, haftalar, aylar cok mutlu geciyordu. Cok mutluydum, ve gorunen bir sebebi yoktu. Gelecekten umutlarim hic yoktu, cunku zaten herseyim fazlasiyla vardi, zaman dursa hersey o sonzuz ana sıkışsa yeterdi. Cennet bu kadar guzel olamazdi, cunku bilincti mutlulugu bu denli guclu kılan.
Ben hayatimda bir defa olsun cok mutlu oldum, o mutluluk zamanla alistigim birseye donustu. En azindan artik biliyorum ki su dunyanin uzerinde oyle bir yer var ki ben orda nasil mutlu olabilecegimi cok iyi biliyorum.
No comments:
Post a Comment