Sunday, December 4, 2016

Kat kat giydigim hoodie'lerle guneyin kisina karsi tedbirliydim. Sogugu ancak soludugum havada hissetmek ise icimi ferahlatiyordu. O Amazonlar'a yakisir yazlarda bedenim ruhuma agir geliyordu ki simdi mevsim degisince kendime yeni bir his icin yeni bir sans verebiliyordum. Hatalarini tekrarlamayi sevmeyen biri olarak, azalan gunes isiginda ve soguklarda ciplak kalmis agaclarin aciga cikardigi minik minik sira tepelere goz gezdirirken ruhumun koylarinda bir huzur meltemi peyda oluyordu. Wood Creek boyunca yuruyup koprunun ardindan suya iyice yaklasip yere comelmis, sakin dusuncelere birakmistim kendimi. Aylarin yorgunlugu dagiliyordu, bulutlara cikiyor onlara karisiyordu. Modern tippin yardimini da inkar edemeyecegim, biraz uyusmak iyi gelmisti. Iyi olmak icin kendime imkan ve zaman vermistim, bu kis uyuyacak baharda sapasaglam uyanacaktim, tekrar korkusuz olacaktim. Yeniden kendimi bulmam lazimdi, profosyonel hayatima ayak uydurmaliydim, onca arayistan ve ordan oaraya dagilmalardan sonra  artik gidecegim yeri biliyordum. Parmagimda bir yuzuk var ayrica. Aski buldum mu, yoksa hic aramaya vaktim yok muydu artik bu sorulara hic gerek yoktu. Sonunda bu yuzukle,  "iyi ya da kotu gunde..." diyerek Boris ile birbirimize sozumuzu vermistik, ve o sozu aldiktan sonra sucluluk duymadan kotu gunlerime sahit etmistim butun sevenlerimi. Iyi olmak icin bes ayim var, bu sirada isimin geri kalan yarisi var tamamlanacak. Ilk yariyi tamamlamis olmanin mutlulugu ve ozguveni icindeyim. 

4 Aralik 2016

No comments: