Yazdiklarimi sonradan okumaktan zevk aliyorum, bir tur narsisizm olsa gerek, bir de insanin anlasilmaya ihtiyaci oluyor, bir ay once yazdigim yaziyi yazan baska biri varmis da beni cok iyi anlamis gibi bir algi icine giriyorum ve bu his iyi geliyor. O yuzden daha cok yazmaliyim.
Onceki yazdiklarima gore, en son nisan ayinda kendimi didiklemekten vazgecmisim, ama sonrasinda hayatin samarini bir daha yemeyi basarmisim. Temkini elden birakmamak lazimdi, biraktim boyle oldu...Su anda iyilesmek icin uc haftam var, guney iklimi, bol yesillik, vahsi yagurlar ve doga ilacim olacak. Hala zihnimdeki Turkiye kabusu dinmis degil, ulkenin fotograflarini bile gormek istemiyorum, insanindan ve kaosundan fazlasiyla nasibimi almisim ki bana en iyi gelen sey orda olmamak, ikliminden, renginden, gurultusunden o kadar uzak olmak. Evet, yine bir over-dose ve zehirlenme, hatta tiksinme hali icindeyim, su minik beynimi az cok taniyorsam bu algiyi degistirmek bir yuzyili alabilir.
No comments:
Post a Comment