Saturday, October 1, 2011

Su koca dunya


Yazilmayi bekleyen c++ algoritmalari yerine blogcu ev kadini , blog sahibi anne, yemek tarifi, gezi sitesi ne varsa hemencecik kesfediyor insanoglu. Lakin bu sayede gordum ki cok okunan bloglarin hepsinin sirri bol ilustrasyonlu, gorselli, duyusalli olusu. Yaziyi da tadinda birakmakta fayda var, oyle uzun tasvirlerle ozel hayata dair birseyler duymayi bekleyen okuyucuyu kacirmamak lazim. Simdi kendim de bu yaziyi yazarken kosesine ne gorsel ilistirsem diye dusunmekteyim. Demek isterdim ki: ey okuyucu sana bu yaziyi buraya kadar okutan sey, bu yazi yazilirken yoktu. Iste "bir varmis bir yokmus" ya da "aslinda yokmus" derler ya!
Bundan boyle her yaziyi bir dua ile bitirmeye karar verdim, boylece annemin benden sinirli (az sayida) arzularindan birini de yerine getirmis olurum:
aahh tanrim sen bizden dunyayi ciddiye almama luksunu alma, yoksa nasil basederim bu koca dunyayla, bir ufacik govde uzerinde koca kacan kafayla!

Yine olmadi! Ama gelecek yazima cocuklar icin lezzetli kahvaltilik tariflerinden, teyzemin antep usulu patlican kebabindan, bir de yaz sonu kose bucak, konu komsuyu catlatici turden yerli ve yabanci aile tatil fotolarimdan koyucam .
en samimi sekilciligimle

No comments: