hikayesi de unutulmadan yazilsin...
Gecligimde saf bir tiptim, ilgi alanim olmayan konularda top patlasa duymayacak bir avarelikle yasardim. Mesela kimsenin gonul islerinden haberim olmazdi, en son haberler bana ulastiginda haberin degeri coktan kaybolmus olurdu. Kendi kendime șoklar icinde "vay be!" diye soylenirken dedikoduyu bir iki defa daha cevirecek bir eșlikci ble bulamazdim. Yine yillar sonra kulagima gelmis bir haberden bahsedecegim.
Lisede sıkı bir hiyerarșik duzen vardi, ve kıdemle beraber gelen ustunluk/haklar da... Mesela 5. ve 6. siniflarin kizlari alt siniftan jön secerdi, kizlarin ortak karariyla en cok begenilen kisi jön olurdu. Aziz'in haberi var miydi bilmem ama bizim donem tarafindan jön secilmisti. Ince, uzun, kumral bir cocuktu. Yuz hatlari bir erkek icin fazlaca duzgundu, ilk izlenimle bile kesinlikle unvanini hakediyordu. Tabi onun secilmisligi ile beraber ben de bilimsel bir sevdayla onu daha fazla suzmeye , herkesin icinden ayrilmasini saglayan ozelliklerini daha iyi anlamaya calisir olmustum (evet fazla analitik bir insanim, hep boyleydi, anlamadan birakmam :) Onu nerde gorsem gozum ona takilir olmustu. Ben ona bakiyorum, o da haliyle bana bakiyor ama o kadar konsantreyim ki... Aziz'i yemekhanede goruyorum, o boyla zaten surekli goze carpiyor, gozumun onunden her gecisinde gozlerim o kaybolana kadar onun hareketlerine eslik ediyor, ama inanin aklimdan gecen baska bir niyet yok, (yoksa var mi? guzel cocuk, o kesin!) zaten ayni ligde bile degiliz.
Neyse aradan uzun bir zaman geciyor, universitedeyiz, oda arkadasim F. ile benim liseden alt siniftan Di. arkadaslar, F. bir gece Di. 'nin partisine gidiyor , Jön Aziz de orda. F. ilk opucugunu Aziz ile yasiyor, o gece uzun uzun konusuyorlar, Aziz lisedeki platonik așkından bahsediyor: H. bir gun yemekhanede tepsinini birakirken, onu yan profilden goruyor ve hersey o an basliyor! Așki icin kucuk seyler buluyor, mesela sinifta ceketini H.' nin adinin yazili oldugu askiya asiyor, Aziz'in etrafinda durum biliniyor, o askı Aziz icin ayriliyor, baskasina izin yok. F., yurt odasina donup o gece yasananlari ve ogrendiklerini anlatinca, en sonunda H. nin de haberi oluyor :)
7 comments:
Vay canına nasıl bir twist oldu ya bu hahaha. Canım Aziz, bazen anlamaz insanlar öyle napalım =//
Niyetini yeterince belli etse, o guzelliginin hatrina karsilik alirdi, ama bende sevgili potansiyeli gormemis olmasi dogal ve hakli. Hayatimda -platonik olmayan- kanli canli bir romantik partner fikrini oturtana kadar kadar birkac firin ekmek yemek zorunda kaldim. Kafamda yerlesmis masallardan toparlama ideal ask kavramindan kurtulup gercek hayattaki aski kabullenmek, cok zorlayici bir surecti. Ama Aziz gelse ve acik acik, tane tane "seni begeniyorum" dese, romantik anlamda zihinsel gelisimimi one alirdim :)
çok ilginç :)) ah be demeden duramadım, ama nasip yani..yıllar sonra böyle bir şeyi öğrenmenin azizliği de ayrıca güzel olsa gerek...biz niye bu kadar kondurmuyoruz güzel şeyleri kendimize onu da ayrıca düşünmedim değil..nerden bildiğimi tahmin et bakalım :))
Yazı kadar yorumları okumakta keyifli oldu : )
Hahahaha bu ve bunun gibi durumlar bana hep şunu hatırlatıyor. (Fotoğraf eklenemediği için link ile idare edelim.) Ve ben de zaman geçtikçe tam tersini düşünüyorum kendi adıma, eskiden atlardım da şimdi hayali daha iyi gibi hahhahaha
https://x.com/lacancircle/status/1794496649571823894/photo/1
Evlilikte once mecburi sadakat, sonrasinda hormonal durulma derken bir sure sonra insanin kimseye atlayasi kalmiyor zaten :)
Kendi adima, guzel seylere "benim olmali!" diye atilmamanin dinamigini anlayabiliyorum. Sevince karsindaki gozunde cok yukseliyor, oyle olunca kendimiz asagida kalmis oluyoruz, hem kendi kusurlarimizi da bildigimiz ama sevdigimizin kusurlarini kusur olarak gormedigimiz icin, insan kendini bir durduyor, "onu haketmiyorum" diye dusunuyor. Benm haketmedigimi dusundugum seye kesinlikle uzanmam, adalet duygum fazla gelismis!, o yuzden birini karsi cins olarak cok begeniyorsam kesin onu haketmedigimi dusunuyorumdur ve uzak duruyorumdur.
Post a Comment